0232 445 78 25 0232 445 78 25 info@altiparmakhukuk.org

BM Çağrısı: 'Uluslararası Afet Risk Azaltma Günü”

Altıparmak Hukuk Bürosu olarak, Birleşmiş Milletler Afet Riskini Azaltma Ofisi’nin “Uluslararası Afet Risk Azaltma Günü” konusunda hazırladığı çağrıyı bir özet haline getirerek Türkçeye çevirdik ve ilginiz için paylaşıyoruz.

13 Ekim, Birleşmiş Milletler tarafından Uluslararası Afet Risk Azaltma Günü olarak belirlenmiştir ve her yıl belli bir tema ile kutlanmaktadır. Bu yıl için belirlenen tema “Erken Uyarı”dır.

İklim değişikliği ile yakından bağlantılı bir konu olan, afet riskini azaltma ve afet risk yönetimi hakkındaki uluslararası güncel gelişmeleri dikkatinize sunuyor, bilgi notumuzun bu konuda yapılacak çalışmalara katkıda bulunmasını ümit ediyoruz.

Altıparmak Hukuk Bürosu

Çeviren: Stj. Av. İpek Sezgin

ULUSLARARASI AFET RİSK AZALTMA GÜNÜ

“İklim Değişikliğine karşı direnç oluşturmak; afet riski ile afetler sonucunda oluşan kayıpları azaltmak, insan hayatlarını, geçim kaynaklarını kurtarmak, açlığı ve yoksulluğu ortadan kaldırmak ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına ulaşmak için hayati önem taşımaktadır.”

António Guterres, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri

“Afet yıkım sarmalını durduracak ve daha sürdürülebilir, daha dayanıklı ve daha adil bir geleceğe katkıda bulunacak, kendi kendine yeten, kapsamlı ve insan odaklı sistemlere ihtiyacımız var.“

Mami Mizutori, BM Genel Sekreteri Afet Riskini Azaltma Özel Temsilcisi ve BM Afet Riskini Azaltma Ofisi Başkanı

13 Ekim Uluslararası Afet Risk Azaltma Günü Neden Önemlidir?

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 2009 yılında aldığı ilke kararı ile 13 Ekim, “Uluslararası Afet Risk Azaltma Günü” olarak ilan edilmiştir. (A/RES/64/200) Uluslararası Afet Risk Azaltma Günü, küresel risk bilincini arttırmak ve afet risk azaltma kültürünü teşvik etmek amacıyla BM Genel Kurulu’nun çağrısı ile ilk defa 1989 yılında belirlenmiştir. Gün, dünyanın dört bir yanındaki insanların ve toplulukların, afetlere maruz kalma ihtimallerinin azaltılmasını kutlamakta ve bu sayede insanların ve toplulukların karşılaştıkları riskleri yönetmelerinin önemi konusunda farkındalıklarının arttırılmasını sağlamayı hedeflemektedir. Uluslararası Risk Azaltma Günü, afet riski ile insanların can, sağlık ve geçim kaynaklarında meydana gelen kayıpları azaltmaya yönelik Sendai Afet Risk Azaltma Çerçevesi adlı uluslararası anlaşmaya uygun olarak kaydedilen ilerlemeleri anlamak için büyük bir fırsattır.

2022 Yılı Uluslararası Afet Risk Azaltma Günü’nün Ana Teması Nedir? 

Uluslararası Afet Risk Azaltma Günü, 2022 yılında Sendai Çerçevesinin “2030 yılına kadar çoklu tehlike erken uyarı sistemleri ile afet risk bilgileri ve değerlendirmelerinin elverişliliğini ve erişilebilirliğini önemli ölçüde arttırma” olarak belirlenen G Hedefine odaklanacaktır.

2022 Uluslararası Afet Risk Azaltma Günü ile Birleşmiş Milletler Afet Riskini Azaltma Ofisi (UNDRR)’nin ortak amacı, Hedef G'ye ulaşmanın aciliyeti konusunda farkındalığı artırmak, bu doğrultuda harekete geçilmesini sağlamak, erken uyarı ve erken hareket sistemlerinin yaygınlaştırılmasına olanak sağlayacak yatırım yapılmasına dair çağrı yapmaktır.  Bu kapsamda 2022 Uluslararası Afet Risk Azaltma Günü “erken uyarı” konusuna odaklanacaktır.

Bu hedefe ulaşmanın aciliyeti, Mart 2022’de BM Genel Sekreteri António Guterres’in ”Birleşmiş Milletler, beş yıl içinde dünyadaki her insanın erken uyarı sistemleriyle korunmasını sağlamak için yeni eylemlere öncülük edecek” açıklamasıyla daha da güçlenmiştir.

2022 Afet Risk Azaltma Günü sloganı “Herkes için Erken Uyarı ve Erken Eylem” olarak belirlenmiştir. (Early Warning And Early Action For All)

Sendai Afet Risk Azaltma Çerçevesi Nedir?

Sendai Afet Risk Azaltma Çerçevesi, 2015 yılında Japonya'nın Sendai kentinde düzenlenen Üçüncü BM Dünya Afet Riskini Azaltma Konferansı neticesinde kabul edilmiştir. Sendai Afet Risk Azaltma Çerçevesi 2015-2030 yılları arasındaki 15 yıl zarfında,  “Afet riskini ve bireylerin, işletmelerin, toplulukların ve ülkelerin afet nedeniyle can, geçim kaynağı, sağlık ve ekonomik, fiziksel, sosyal, kültürel ve çevresel varlık kayıplarını önemli ölçüde azaltmak” hedefine ulaşmayı amaçlar.

Sendai Çerçevesi, afet riskini ve kayıplarını azaltma konusunda katedilen yolu ölçmek için 7 stratejik hedef ve 38 gösterge belirlemiştir. Bu göstergeler, Sendai Çerçevesi’nin, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ve Paris İklim Anlaşması ile uyumlu olarak uygulanabilmesine olanak sağlamaktadır.

Erken Uyarı Nedir?

Sendai Çerçevesinin temel amacı, yeni afet riskleri yaratmaktan kaçınmak ve mevcut riskleri azaltmaktır. Ancak bu mümkün olmadığı takdirde insan odaklı erken uyarı sistemleri ve uygun hazırlık ile insanlara, insanların malvarlıklarına ve geçim kaynaklarına en az zararla risklerin atlatılmasını sağlamayı hedeflemektedir.   

Afet riskini azaltmanın temel amacı afetleri önlemektir. Ancak afetleri önlemek mümkün olmadığında, erken uyarı sistemleri ile insanlara, insanların geçim kaynaklarına ve malvarlıklarına verilen zararın en aza indirilmesi hedeflenmektedir. Erken uyarı sistemleri ile uyarma ve erken harekete geçme hedefinin önemi özellikle tsunami, kasırga ve volkanik patlama gibi ani başlangıçlı veya hızlı hareket eden tehlike durumlarında olduğu kadar kuraklık, salgın hastalık gibi yavaş başlangıçlı tehlike durumlarında da ortaya çıkmaktadır.

Bir erken uyarı sisteminin yaklaşan tehlikeyi doğru bir şekilde belirlemesi yeterli değildir. Erken uyarı sistemi ayrıca, risk altındaki toplulukların ve sektörlerin erken uyarıyı almasını, anlamasını ve de en önemlisi bu uyarıya göre hareket etmesini sağlamalıdır. Erken uyarı, erken eylemi tetiklemelidir. Örneğin hızlı ilerleyen tehlikeler söz konusu olduğunda, bu durum bazen tahliye ve tehlikeye uygun sığınak arama anlamına gelmektedir. 

Erken Uyarı Neden Önemlidir?

  • Erken uyarı hayat kurtarır.
  • Afet gerçekleşmeden 24 saat öncesine kadar yapılan erken uyarı, meydana gelen hasarı yüzde 30 oranında azaltabilmektedir.
  • İklim değişikliği, iklimle ilgili daha sık, daha yüksek şiddetli, ve öngörülemeyen tehlikelere neden olmaktadır. Bu nedenle erken uyarı sistemlerine yatırım yapmak artık çok daha önemlidir.
  • Erken uyarı sistemleri birden fazla tehlikeyi kapsayacak şekilde oluşturulmalıdır. Kasırgalar, fırtınalar, taşkınlar ve tsunamiler hakkında uyarı sağlarken, aynı zamanda sıcak hava dalgaları, kontrol edilemeyen hızlı ve şiddetli yangınlar, kuraklıklar, kum fırtınaları, yanardağ patlamaları, depremler, hastalık salgınları, teknolojik kazalar, böcek istilası da dahil olmak üzere diğer başka tehlikeleri de kapsamalıdır.

Erken Uyarı Sistemleri Neleri İçermelidir?

Erken önlem, bir afeti önlemeye ve afetin etkilerini azaltmaya yardımcı olabilecek önceden hazırlanmış yardım öğelerini ve diğer önlemleri de içerebilir. Bu senaryolarda başarılı olabilmek için erken uyarı sistemleri;

1- Çoklu Tehlike Yönetimini İçermelidir. Sistem, tek başına, aynı anda veya kademeli olarak meydana gelebilecek farklı tehlikeleri tespit etmeye uygun tasarlanmalıdır.

2- Kendi kendine yetebilen ve kapsamlı olmalıdır. Erken uyarı sistemi, anlaşılabilir ve uygulanabilir uyarı mesajları içermeli ve tehlikenin tespitinden, tehlikeye karşı geçilmesi gereken harekete kadar geniş bir aralıkta hizmet sağlamalıdır.

3- İnsan odaklı olmalıdır. Sistemin insanı merkezine alması, potansiyel zararları azaltmak için insanların zamanında ve uygun bir şekilde harekete geçmesini kolaylaştıracak şekilde, insanları göz önünde bulundurarak hazırlanması anlamına gelmektedir.

Erken uyarı sistemleri, tehlikeye karşı dayanıklılık oluşturabilecek ve etkilerini yumuşatabilecek diğer eylemlerde harekete geçmeyi kolaylaştırabilmek için ideal olarak önceden düzenlenmiş farklı finansman mekanizmalarına, farklı sektörlere ve programlara bağlanarak oluşturulmalıdır.  Erken uyarı sistemlerinin sonucu oluşturulan tahmine dayalı finansman mekanizmaları, sosyal koruma, evlerin güçlendirilmesi, sağlık koruma kitlerinin dağıtılması ve kliniklerin kurulması gibi dayanıklılık oluşturma önlemlerini tetikleyebilir. Bununla birlikte, birçok erken uyarı sistemi bu gereksinimleri karşılamada yetersiz kalmaktadır.

Uygulamada tehlikeye karşı kırılganlığı, zarar görmeye açıklığı, tehlikeyi ve tehlikenin beklenen etkisini tahmin etmede, kaynakları hazır bulundurmada, teknik bilgi birikimi ve erken harekete izin verecek uygun ekipmanların temin edilmesinde, tehlikeye karşı yanıt verecek kurumlar arasındaki koordinasyonun sağlanmasında, uyarı bilgilerine erişimde, acil durum hazırlığında ve afet müdahale planlarının hazırlanması ve uyarılarının dağıtılmasında çeşitli zorluklarla karşılaşılmaktadır.

Bu durumun sonucunda da afet meydana geldiğinde, engelli bireyler, kadınlar, çocuklar, yaşlılar, yoksullar, diğer dilleri konuşan bireyler ile uzak bölgelerde yaşayan bireyler orantısız olarak zarar görmektedirler. Uygulamada karşılaşılan bir diğer zorluk ise, toplulukların kendi risk algıları, kültürel inançları ve bir tehlikeye karşı hazırlıklı olma durumlarıdır.

Topluluklar karşılaştıkları risklerin, gerçek anlamda risk olduğunun farkında olmayabilirler, erken uyarı sisteminin varlığını görmezden gelebilirler veya uyarılara göre hareket etmeye hazırlıksız olabilirler. Bu nedenle, toplumsal bilinç ile tehlikeye karşı hazırlıkları artırmak için yatırım yapmak çok önemlidir.

Dünyada Erken Uyarı Sistemleri Açısından Durum Nasıldır?

2022 yılının Nisan ayı itibariyle, yalnızca 95 ülke, çoklu tehlike erken uyarı sistemlerinin (ÇTEUS) varlığını Sendai Çerçevesi İzleme Sistemi aracılığı ile bildirmiştir.

Sendai Çerçevesi İzleme Sistemi ile yapılan takip sonucunda az gelişmiş ülkelerin yarısından azında,  gelişmekte olan küçük ada devletlerinin ise yalnızca üçte birinde çoklu tehlike erken uyarı sisteminin olduğu tespit edilmiştir.

2022 yılı Küresel Afet Riskini Azaltma Platformu’nda gerçekleştirilen müzakereler, erken uyarı sistemleri çevresinde gelişmiştir. Bu toplantının sonuç belgesi olarak Direnç İçin Bali Gündemi (Bali Agenda For Resilience) belgesi kabul edilmiştir. Bu gündem belgesinde kendi kendine yeten, kapsamlı ve insan odaklı erken uyarı değer zincirleri hakkında öneriler mevcuttur. Bu öneriler arasında erken uyarı sistemlerinin çoklu tehlikeleri de kapsayacak şekilde düzenlenmesi, verilerin niteliğinin ve kullanılabilirliğinin arttırılması, finansal kaynakların sağlanması, etkili yönetim ve koordinasyon düzenlenmeleri yapılması gibi farklı somut öneriler bulunmaktadır.

13 Ekim 2022 Uluslararası Eylem Çağrısı

Birleşmiş Milletler Afet Riskini Azaltma Ofisi (UNDRR), bu çağrı kapsamında farkındalığı arttırmak, harekete geçilmesini sağlamak, erken uyarı ve erken eylem sistemlerinin herkes için yaygınlaştırılmasına olanak sağlayacak yatırımlara dikkat çekmek için 2022 Afet Risk Azaltma Günü’nü kullanmayı planlamaktadır.

2022 Afet Risk Azaltma Günü sloganı “Herkes için Erken Uyarı ve Erken Eylem” olarak belirlenmiştir. (Early Warning And Early Action For All)

Bu konuda yapılacak paylaşımlarda aşağıdaki sosyal medya etiketleri kullanılabilir:

#ErkenUyarı #ErkenEylem #EarlyAction #EarlyWarning

Çeviride yararlanılan kaynaklar:

https://iddrr.undrr.org/publication/concept-note-international-day-disaster-risk-reduction-2022

https://www.un.org/en/observances/disaster-reduction-day

https://iddrr.undrr.org/learn

 

TÜM HAKLARI SAKLIDIR 2019 ©
Powered by